TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

Türkiye’de, temiz toplum, temiz politika özlemlerimizbugüne kadar hiç dinmedi, bitmedi; ya suçlamalardayanaksız oldu ya da ortaya atılan iddialarınaraştırılmasına hukukî değil,politik olarak yaklaşılıyor. Temiz toplumveya temiz siyaset, partilerarası bir mücadele olmaktanartık çıkmalı, partilerüstübir fazilet mücadelesi haline gelmelidir. Sonuca varmak istiyorsak,siyasî hesaplaşmaları bir tarafa bırakıp,Anayasadaki değişiklikleri yaparak, parlamenterlerindokunulmazlıklarını siyasî işlerlesınırlandırmak gerekmektedir. Önemle işaret etmek zorunda olduğumbir başka husus da, son zamanlarda sayılarıhızla artan müsteşarlıkların hangihizmeti bakanlıklardan daha iyi yaptığıdır.Siyasetçilere, bakanlara güvenmeyip de bir kısımbürokratları müsteşar yapıp, bakanlarüstü yetki vermek, işleri daha kötühale getirmektedir. Bu durumun ekonomik, hukukî bir gerekçesiyoktur; olsa olsa, siyaseten birtakım sebepler bulunabilir.Bu, sadece günümüz için değil, geçmiştekibaşbakanlar için de geçerlidir. Bu dileklerimizin gerçekleştirilmesive denizlerimizden milletimizin daha bilinçli bir şekildeistifade edebilmesi için, denizcilik bakanlığınınbir an önce kurulmasını zarurî görmekteolduğumuzu Yüce Meclise arz etmeyi millî bir görevsayıyoruz. Bu eylemin olumsuz sonuçları, yakınbir zaman içinde, hele boğaz geçişlerindeakaryakıt taşımalarının gidereksıklaşacağı bir dönemde, boğazlarbölgesindeki hak ve çıkarlarımızüzerindeki çalışmalarda ve ihtilaflardaaçıkça görülecektir.

  • Yani, bunu sorup, bu kadar üzerinde durmaya değmezsayın milletvekilleri.
  • Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;Türkiye Büyük Millet Meclisinde, İçtüzüğümüziçerisinde bu dönem değişiklik yapılarakyerini alan önemli bir konuyu sizlere ifade etmek istiyorum.Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu hakkındada özet bilgi vermek istiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanımızın,çocuklarımızla ilgili, uygar dünyanınnimetlerini sağlamak ve iyi bir geleceğin Türkiyesinibugünden hazırlamak için, Türkiye’ninönemli sorun olarak gördüğü çocuklarımızınyetiştirilmesi konusunda da durmadan didinip çırpınıyorolduğunu hep beraber izlemekteyiz. Bu ülkenin her şeyiolduğuna inandığı ülkemiz çocuklarınıngerek eğitimleri ve gerekse diğer ihtiyaçlarıkonusunda çalışmaları takdire şayandır.Okul yaptırmak ve hizmete açmak, Sayın SüleymanDemirel’in sevdası olmuştur. Gerek Türkiye çocuklarınagerekse diğer Türk ve Müslüman ülke çocuklarınayaptığı yardımlar ile gösterdiğişefkat, bizim için onur ve gurur vesilesi olmuştur.Fikri hür, vicdanı hür, demokrat, laik ve sağlıklıTürk gençlerinin Büyük Atatürk’üngösterdiği doğrultuda yetiştirilmesi konusundaher türlü özveriden kaçınmamaktadır. Ümit ediyoruz ki, bütçe görüşmelerindensonra bu konu da sonuçlanmış olacaktır. Değerli milletvekilleri, yolsuzluk, suiistimalve rüşvetin yoğun olarak yaşandığı,mafya-siyaset-polis ilişkisinin ortaya çıktığıbugünkü ortamda, usulsüzlüklerin hangi kurumve kuruluşlarda yoğunlaştığıdikkate alındığında, bunların,bağımsız, tarafsız bir denetim organıncadenetlenmedikleri dikkati çekmektedir. Bunun için,adı ister KİT, ister BİT, ister fon, herne olursa olsun, kaynağı devlete ait olan paranıntahsili ve sarf edilmesiyle ilgili tüm kurum ve kuruluşlarındenetiminin, icranın dışında, bağımsız,tarafsız ve kuruluşu demokratik devlet yapısınauygun bir denetim organınca yapılmasındasayısız yararlar bulunmaktadır. Yine, Sayın Cumhurbaşkanınınelinde anayasal bir güç vardır; bu güç,Devlet Denetleme Kuruludur. Bu kurul, Anayasa ile kurulmuş,Cumhurbaşkanlığına bağlı, bağımsızçalışabilen, raporları, yaptırımgücüne sahip bir kuruldur. Cumhurbaşkanınınisteği üzerine, yargı organları ve SilahlıKuvvetler hariç, tüm kamu kurumlarında hertürlü inceleme, araştırma ve denetlemeyapabilen bir kuruldur. İstek üzerine, ilgili kuruluşlar,bu kurula her türlü belge ve bilgiyi vermekle yükümlüdürler.Bu kurul, istediği kamu kurumundan, istediği denetim elemanınıve müfettişi alıp istediği kadar çalıştırabilmeolanağına sahiptir.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, efendim,iltifat teatileri tamamlandıysa, sayın hatibi çağıracağım. Susurluk konusunda, Sayın Başbakan,bir aya yakın bir suskunluktan sonra sessizliğini bozduve atı alanın Üsküdar’ı geçmesinibekledikten sonra, göz yummuş duruma düştüktensonra, şimdi, “üç koldan soruşturmabaşlattığını” söyledi. Sayın Başbakan, bu bütçeyidenkmiş gibi göstermeyi kafasına koymuşbir kere. Dünkü perde, işin süsüydü,örtüsüydü; çünkü, “bütçedenktir” demekle bütçeler denk olmuyor; gelirlerhanesine temenni rakamları yazmakla da denklik sağlanamıyor.Sayın Başbaktan, bu gerçeğin herhaldekendisi de farkında olmalı ki, bu yılki bütçekalemleri arasına en yüksek beş ödenekartışını kendisine, yani Başbakanlığaayırdı; evet, yüzde 140’lık bir artışsağladı. Evet, geçen yılki 23 trilyon987 milyar lira olan Başbakanlık bütçesi,bu yıl 57 trilyon 595 milyar liraya çıkarılmıştır. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü,icracı bir bakanlık bünyesinde, yeniden reorganizasyonagitmelidir; bu reorganizasyon sırasında ilçelergruplaştırılarak, belli merkezler tespit edilmeli,buralarda örgüt kurulmalıdır. Buralara bir adet yönetici, yeteri kadar teknik eleman, bekçive ahçılar tayin edilmelidir\. Tek bir tıkla dünyanın dört bir yanındaki oyuncularla yarış. PinUp casino\. Ayrıca işmakinesı kullanan personel, çalışmamevsimi içerisinde geçici olarak tayin edilmelidir;bu durumda iş makineleri program durumuna göre il merkezindenplanlanarak sevkedilecek, kontroller ilçe teşkilatıtarafından yapılacaktır. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüuzun bir süredir yeni iş makinesi almamaktadır.Bu nedenle makine parkının yüzde 75’ine yakınıekonomik ömrünü doldurmuştur. Ekonomik ömrünüdoldurmuş makinelerle yapılan çalışmalarçok rantabl olmamaktadır; ayrıca, işletmegiderleri çok yüksek olmaktadır.

Denizcilik Müsteşarlığı1995 malî yılı kesinhesabınınbölümleri kabul edilmiştir. Denizcilik Müsteşarlığı1997 malî yılı bütçesinin bölümlerikabul edilmiştir. Başbakanlık 1995 malî yılıkesinhesabının bölümleri kabul edilmiştir. Başbakanlık 1997 malî yılıbütçesinin bölümleri kabul edilmiştir. Muhterem arkadaşlarım, şimdi,bir de, Köy Hizmetlerinin yapısından bahsetmekistiyorum. Plan ve Bütçe Komisyonundasöylediğim sözleri aynen tekrar edeceğim. Bunun için de birtakım kararlıdavranışlar içerisinde olmak mecburiyetindeyiz. Efendim, arkadaşımız, işçiyekin ve nefretle dolu olduğumuzu beyan ettiler; bizler, hiçbirzaman işçilerimize kin ve nefretle dolu olmadık,muhabbetle dolu olduk, sevgiyle dolu olduk; çünkü,geldiğimiz yerler orası. Kimimiz esnaf çocuğuyuz,kimimiz işçi çocuğuyuz, kimimiz köylüçocuğuyuz… Muhterem arkadaşlar, bütçenin,kendine mahsus bir sistematiği vardır, gelirleri vardır,giderleri vardır. Elbette ki özelleştirme gelirleride hemen birden elde edilecek gelirler değildir, kendine mahsusbir süreci olacaktır.

Tıpkı gelirlerintoplanmasında kendine mahsus bir sürecin sözkonusu olduğu gibi. Giderlerin yapılmasındada yine aynı şekilde oniki aylık bir sürecinsöz konusu olduğu gibi. Muhterem arkadaşlarım, bir kere, samimîbir şekilde, oturup da konuşmamız lazım.Bu memleketin kalkınması, gelişmesi noktasındabirlikte hareket etmemiz lazım. Bu memlekette kamu kesimiborçlanma gereği fevkalade yüksek oranlara yükselmiştir,kim ne derse desin; A partisi iktidarda olsa dahi bu böyledir,B partisi iktidarda olsa dahi bu böyledir, C partisi iktidardaolsa dahi bu böyledir. CHP GRUBU ADINA CELAL TOPKAN (Adıyaman) -Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; KöyHizmetleri Genel Müdürlüğü Bütçesiüzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun görüşleriniaçıklamak üzere söz aldım. Arkadaşlar, dün, burada, Doğru YolPartisinden Sayın Cevheri arkadaşım güzelbir misal verdi “soruşturmalar yapılıyor”dedi ve Büyük Frederik’in bir köylüyle konuşmasındançıkan bir sözü burada hatırlattı“Berlin’de hâkimler var” diye, arkasındanda “Türkiye’de hâkimler var” dedi.

Bu itibarla,biz, Doğru Yol Partisi Grubu olarak, olumlu oy kullanacağımızıburadan ifade ediyor; Sayın Cumhurbaşkanımızınsağlıklı ve çalışma arkadaşlarıylabirlikte başarılı olmasını,hayırlı hizmetler yapmalarını Cenab-ıAllah’tan diliyorum. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;daha önceki yıllara göre ve diğer yüksekmahkemelere göre, bugün çok düşükkaldığına inandığımız,Anayasa Mahkemesi başkan ve üyelerinin aylıklarınınyeniden düzenlenmesi ve artırılmasıhususunu da bu vesileyle Yüce Heyetinizin takdirlerine arzediyorum. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;Anayasa Mahkemesi bütçesi üzerinde söz almışken,konuyla ilgili birkaç -ve tabiî çok önemlibulduğum- eksikliğe de değinmek istiyorum. Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;Anayasa Mahkemesi, Anayasayı yorumlayıp, buna görekesin sonucu belirlemeye yetkili tek organdır. Bu göreviniyansız bir şekilde yaparken ayak bağıolarak da görülmemelidir.

Rahmetli Özal’ın iyi performans gösterdiğiilk yıllara, 1980’in başlarına bakın;işte, o altın yıllarda böyle bir BakanlarKurulu vardı. Yani, bir doktoru hastayla buluşturduğunuzda,doktorun baktığında gördüğüşeyler bunlar. Kısmen doğru; ama, başlangıçnoktasına bakarsak, hastalığın temelinde,müsrif ve verimsiz bir kamu sektörü var arkadaşlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi 1997Malî Yılı Bütçesinin bölümlerikabul edilmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanıemrinde görevli Koruma Müdürlüğüpersonelinin giyecek yardımı, bir defaya mahsusolmak üzere “140- Sosyal Yardımlar” ayrıntıkoduna gider kaydedilir. Görüşülmekte olan 1997 MalîYılı Bütçe Kanunu TasarısınınTürkiye Büyük Millet Meclisi Bütçesineekli (R) cetvelinde yer alan “100- Personel Giderleri”harcama kalemine, yedinci bent olarak, aşağıdakiibarenin eklenmesini arz ve teklif ederiz. Şimdi, sırasıyla birinci turdayer alan bütçelerin bölümlerine geçilmesihususunu ve bölümlerini ayrı ayrı oylarınızasunacağım. Sayın milletvekilleri, soru ve cevap işlemimizde, bu suretle, tamamlanmış bulunmaktadır. TÜRKİYE BÜYÜK MİLLETMECLİSİ BAŞKANVEKİLİ KAMERGENÇ (Tunceli) – Efendim, Sayın Cumhurbaşkanımızınverebileceği bir cevap, kendileri takdir ederlerse cevap verirler.

Geçmişte çırpınışlariçinde sarıldığımız bubürokratik yapılanmalar, ne denizcilik alanındakitarihî mirasımızın ihtişamınıgeri getirdi ve ne de denizciliğimizi, bugün, ülkenindiğer sektörlerine kıyasen en geri kalmışve sorunlarla boğuşan bir sektör olmaktan kurtarabildi. Şimdi, sevgili arkadaşlarım, sonolarak da, takım meselesine değinmek istiyorum. Yani,program olduğunda, bu performansı gösterecek birde takım lazım. Acil olarak, mahallî idareler reformu yapılmalı.Devletin merkezî teşkilatı bir noktada yokedilmeli -personel dahil arkadaşlar- eğitim, sağlık,bayındırlık, turizm, vesaire, her türlühizmetler vilayetlerin ve özel idarelerin emrine bırakılmalıdır.Özelleştirme gayretini de bu şekilde transferetmeliyiz. Arsa satışları, gayrimenkul satışlarıdiyoruz; bunları gerçekleştireceğimizizannetmiyorum. Bir an evvel, mahallî idare reformuyla bumerkezî karar yükünü mahallerine bırakıp,oralarda bu işlemleri yapılır hale getirmeliyiz. BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, bütçemüzakerelerine kaldığımız yerdendevam edeceğiz. ERTAN YÜLEK (Adana) – Sayın Başkanım,çoğunluk olmamakla beraber; burada, zannediyorum ki,bir maddî hata olarak gözden kaçmıştır.Şüphesiz, kanunlara aykırı bir maddeninbütçe kanununda yer alması veya Anayasaya aykırıbir hususun bütçe kanununda yer alması, kabuledilemeyecek bir hadisedir. Dolayısıyla, bir maddîhata olarak geçmiştir; buna katılıyoruzefendim. Hizmetlerin yürütülmesinde, dairebaşkan yardımcılığı kadrolarınınkullanılması, hizmetin verimliliği açısındanfaydalı olmamaktadır. İhtiyaç duyulduğutakdirde, daire başkan yardımcılığıkadroları yerine, şube müdürlüğükadroları ihdas edilmek suretiyle, daha verimli hizmetyürütmek mümkündür. Teşkilatıngereksiz büyümesine neden olacağı düşüncesiyle,daire başkan yardımcılığıkadrolarının metinden çıkarılmasıuygun görülmüştür.

Bu Fonun kaynakları arasında,Milli Piyango hâsılatının yüzde10’u, müşterek pin up pinup giriş oyunlarının yüzde5’i gibi kaynaklar vardır. Bu oyunları kumar kabuleden Refah Partisi, Tanıtma Fonu eğer, gerekliyse,niçin her fırsatta bu Fonu örtülüödeneğe aktartmaktadır ve sayısal Lotooynayanları, Milli Piyango oynayanları, hesabıverilemez durumdaki örtülü ödeneği desteklerduruma düşürmektedir; bu konuda sorular sormakgerekiyor. Soruyoruz; ama, bu soruların cevabını,Meclis gündeminin tıkanıklığındanyahut da Sayın Başbakanın zamana verdiğideğerden dolayı alamıyoruz. Milletvekilininsoru sorması anayasal bir hak; hele sözlü sorusorması, görevi ve işlevi gereğidir. Bugünekadar, Meclis gündemindeki sayısız sorudanbirçoğu Başbakana yöneltilmiştir;ama, yanıt alınamamıştır. SayınMesut Yılmaz’a, Başbakan iken sorulan bir soruyadaha yeni sıra gelmiştir. Sayın Erbakan sorulansoruların yanıtlarını vermek için,herhalde, Demokratik Sol Partinin iktidara gelmesini bekliyor. Teşebbüs ruhlu insanlar yetiştirereközel yatırımları teşvik etmek,işsizlere istihdam imkânı yaratmak gerekir.Ülkemizde devlet memurlarının dağılımındabölgelerarası ve hatta illerin içerisinde dengesizlikvardır. Bu dengesizliğin baş sorumlusu, baştamilletvekilleri olmak üzere, siyasî partilerin genelmerkezleri, il ve ilçe teşkilatlarıdır.Birçok kurumda personel fazlalığı olmasınarağmen, bu dengesizlik yüzünden personel ihtiyacıgözükmektedir. RP GRUBU ADINA AHMET DÖKÜLMEZ (Kahramanmaraş)- Değerli Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım;Anayasa Mahkemesinin 1997 yılı bütçesiüzerinde, Refah Partisi Grubu adına söz almışbulunuyorum; sözlerime başlarken, hepinizi hürmetve saygıyla selamlıyorum. Şu anda, çok eski bir tarihe sahip Osmanlıİmparatorluğundan müdevvir bir müessesemizinbütçesini görüşüyoruz. 1862 tarihinde,Osmanlı malî hayatının düzenlenmesi,devlet ve giderlerinin denetimiyle yıl sonlarındailgili memurların hesaplarının incelenmesiiçin, yüce mahkeme olarak Divan-ı Muhasebatadı altında ilk Türk Sayıştayıkurulmuş, bakanlığına da Evkaf NazırıAhmet Vefik Paşa getirilmiştir.

Anayasa Mahkemesi, her konuyaeşitlikle yaklaşan, hak ve özgürlüklerikoruyarak, toplumsal barış yoluyla, ulusal dayanışmayıgüçlendiren yansız bir devlet gücüdür.Türkiye Büyük Millet Meclisi ve siyasî partilerimizin,Anayasa Mahkememizin durumunu güçleştirici değil,önünü açıcı bir konumda olmasıgerekir. Hal böyle olunca da, Sayıştayınmillet adına yüklendiği görev ve sorumlulukson derece önemlidir. Merhum Mehmet Âkif’in “Kenar-ıDiclede bir kurt aşırsa koyunu / Gelir de adl-i ilahî,sorar Ömer’den onu” diye ifade ettiği üzere,devleti idare edenler, tüyü bitmemiş yetimin hakkınıgözetmekle mükelleftir. Bu mükellefiyetin yerinegetirilmesinin millet adına denetlenmesi tabiî vemecburîdir. Yolsuzluk iddialarının arttığı,neredeyse, devletin temizliğinin sorgulandığıgünümüzde, milletimiz bize “yeter artık,şaibesiz, nezih, temiz, adil ve müşfik bir idareyibize çok görmeyin” demektedir. ANAP GRUBU ADINA YÜCEL SEÇKİNER(Ankara) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;Türkiye Büyük Millet Meclisinin 1997 yılıbütçesi üzerinde Anavatan Partisi Grubu adınasöz almış bulunuyorum; bu vesileyle, sizleri,şahsım ve Grubum adına saygıyla selamlıyorum. YUSUF ÖZTOP (Devamla) – Değerli milletvekilleri,demokratik parlamenter sistemlerde parlamentonun gücü,egemenlik hakkını millet adına kullanmasındandoğmaktadır. Parlamentonun, ulusal egemenlik hakkınıkullandığı en önemli araçlardanbiri şüphesiz bütçedir. Bilindiği üzere,Türkiye Büyük Millet Meclisi, bütçeyle,icra organı olan hükümete, toplanacak vergi,harç ve benzeri mükellefiyetlerin tahsil edilmesive bu gelirlerin, yine, bütçede belirtilen kamu hizmetlerinesarf edilmesi yetkilerini vermektedir.